irfan

 

Danıştay’dan Flaş Karar: Yönetmelikle Sözleşme Feshi Düzenlenemez — Dosya Anayasa Mahkemesi’nde

Aile Hekimliği Yönetmeliği’nin iptali ve yürütmenin durdurulması talepli davamızda mahkeme, ülkemizdeki aile hekimliği sisteminin geleceğini yakından ilgilendiren çok önemli bir adım attı.
Mahkeme, “yönetmelikle sözleşme feshi düzenlenemez” gerekçesiyle, ilgili kanun hükmünün Anayasa’ya aykırı olduğu kanaatine vararak dosyayı Anayasa Mahkemesi’ne gönderdi.
Bu karar, aile hekimliği alanında uzun süredir yönetmelikler aracılığıyla yapılan keyfi ve hukuka aykırı düzenlemelere karşı yargının verdiği tarihi bir “dur” deme niteliğindedir.

Sürekli Değişen Yönetmelikler, Artan Belirsizlik

Son zamanlarda, neredeyse her ay yeni bir yönetmelik, yeni bir yönerge yayımlanmakta; her yeni düzenleme bir öncekinden daha karmaşık ve çalışanlar açısından daha ağır sonuçlar doğurmaktadır.
Aile sağlığı çalışanları ve hekimler, bu sürekli değişen mevzuat yükü altında hem hizmet kalitesini sürdürmekte zorlanmakta hem de iş güvencelerini kaybetme riskiyle karşı karşıya kalmaktadır.

Özellikle sözleşme feshi gibi hayati öneme sahip bir konu, yönetmeliklerle düzenlenerek puanlama kriterlerine tabi tutulmuş, böylece tamamen keyfi ve subjektif değerlendirmelere açık hale getirilmiştir.
Bu durum hem çalışanların mesleki güvencesini sarsmakta hem de sağlık hizmetinin sürdürülebilirliğini tehdit etmektedir.

 

Genel Başkan Erdoğan Çakmak: “Keyfiyet Değil, Koruyucu Hizmet Odaklı Bir Sistem”

Genel Başkanımız Erdoğan Çakmak, konuyla ilgili yaptığı değerlendirmede;
keyfi uygulamaların son bulması, aile hekimliği sisteminin asli amacına yeniden dönmesi ve çalışanların baskı altında değil, iyi yöneticilik ilkeleriyle yönetilmesi gerektiğini vurguladı.

Sn. Çakmak açıklamasında şunları söyledi:

“Aile hekimliklerinde çalışanlarımızın üzerindeki yük her geçen gün artıyor.
Hekimlerimiz neredeyse 5-6 dakikada bir hasta bakmak zorunda kalıyor.
Böyle bir ortamda ne kaliteli hizmetten ne de koruyucu sağlık hizmetlerinden söz edilebilir.
Asıl tartışmamız gereken, sözleşme fesihleri değil; vatandaşımıza daha sağlıklı, daha nitelikli bir hizmetin nasıl sunulacağıdır.”

Bu süreçte, sahadaki sorunları en iyi şekilde analiz eden ve çözüm önerilerini kararlılıkla ortaya koyan ASM Komisyon Başkanımız Ergin Gün ve değerli ekip arkadaşlarına, gösterdikleri özveri, gayret ve üstün başarılarından dolayı teşekkür ediyor, sağlık çalışanlarının sesi olmaya devam ettikleri için kendilerini yürekten tebrik ediyorum.

 

Yargı Süreci, Tüm Sağlık Çalışanları İçin Umut

Dosyanın Anayasa Mahkemesi’ne gönderilmesi, yalnızca bir sendikal mücadele kazanımı değil; tüm sağlık çalışanlarının mesleki güvenliği açısından emsal teşkil edecek bir gelişmedir.
Bu süreç, “yönetmeliklerle” değil, kanunla belirlenmesi gereken sınırların yeniden hatırlatıldığı, hukuk devletinin işlemesi adına çok değerli bir örnek olmuştur.

Hürriyet Sağlık-Sen olarak;
sağlık çalışanlarının haklarını korumaya, adalet ve eşitlik temelinde mücadele etmeye ve sağlıkta kaliteyi, koruyucu hizmeti ve çalışan memnuniyetini önceleyen bir sistemin inşası için kararlılıkla çalışmaya devam edeceğiz.