Milli kurtuluÅŸ mücadele meÅŸalesinin yakıldığı Samsun’dan yola çıkalı altı ayı geride bıraktık. ÇeÅŸitli badireler atlatarak geldiÄŸimiz bu yolda kimileri yapamazlar baÅŸaramazlar derken artık binlerle ifade edilen büyük ve güçlü bir sendika olduk. Bunu hep birlikte baÅŸardık. Ama bunu baÅŸarırken gördük ki bu ülkenin kamu çalışanlarının gerçek anlamda sendikacılara ihtiyacı var.
Artık siyasetin gölgesinde olmayan, emirleri siyasi parti genel merkezinden almayan sadece ve sadece kamu çalışanlarının arka bahçesi olan ancak onların yanında onlara destek önünde ise yol gösterici olan sendikalara ihtiyaç olduÄŸunu gördük. Bizler bu hürriyet yoluna bunun için çıktık.
Bu yola çıkarken birçoÄŸumuz birbirimizi tanımıyorduk. Ortak paydamız olan hak mücadelesi bu hürriyet yolunda bizleri birleÅŸtirdi. Görmeden bir birimize deÄŸer verdik. Bir birimizi sevdik. Destek olduk. Büyüdük. Büyümeye ise devam edeceÄŸimizden ÅŸüphemiz yok. Tabi büyümek sadece sayısal anlamda deÄŸil. Biz gücümüzü sayımızdan çok vereceÄŸimiz hak mücadelesinden alacağız.
Bu mücadeleyi verirken kimseyi kırmayacağız. Kimseyi üzmeyeceÄŸiz. Sırf üye yapmak için sendikal fikriyatımızdan ödün vermeyeceÄŸiz. Çizgimizden savrulmadan mücadele vermek en büyük ilkemiz olacaktır. Tabi ÅŸimdi mücadele diyoruz da mücadeleden kasıt ne?
SaÄŸlık ve sosyal hizmet çalışanlarının sorunları çok. Biz bu sorunları biliyoruz. Ek ödemelerin emekliliÄŸe yansıtılması , sözleÅŸmeli ve iÅŸ güvencesiz çalışma ÅŸartları , mobbingler, Aile SaÄŸlığı merkezlerinin ticarethane olarak görülüyor olması , Ek ödemelerde ki adaletsizler , liyakatsiz yöneticiler, ağır çalışma koÅŸulları saymakla bitmez bu sorunlar. DediÄŸimiz gibi biz bu sorunların farkındayız. Bu sorunları çözümü için gerek söylem, gerek dava , gerekse Ankara da baÅŸkentte bakanlığın önünde binlerce kiÅŸi ile eylemse eylem ne gerekiyorsa yapmaktan ödün vermeyeceÄŸiz.
